Haziran ayında ilk etkinliğini gerçekleştiren, kriz bahanesiyle başlatılan işten çıkarmalara dur diyecek kitlesel bir hareket olma amacıyla yola çıkan ve “İşten Atmak Yasaklansın, İşsize İş!” sloganını şiar edinen İşten Atmak Yasaklansın Girişimi‘nin başlattığı imza kampanyası bugün (03-10-2009) Taksim Metro girişinde ilk standını açtı.
İşten Atmak Yasaklansın Komitesi üyesi sendika ve ilerici kurumların destek verdiği kampanya yıl sonuna kadar tüm Türkiye’ye yayılma hedefiyle başlatıldı.
Altta komitenin yayınladığı bildiri ve imza çağrısı;
YETER ARTIK BIÇAK KEMİĞE DAYANDI:
“İŞTEN ATMAK YASAKLANSIN! HERKESE İŞ!”
Son bir yıl içinde dünyanın her yerinde olduğu gibi bizde de yüzbinlerce insan işten atıldı. İşten atılanlar arasında kadınlar ve sendikasız çalışanlar çoğunluğu oluşturmakla birlikte, bu kez yılardır sendikalı olarak çalışan, nispeten daha fazla iş güvencesine sahip durumda olanlarımızın da önemli bir bölümünün işine patronlar tarafından son verildi. Mahalle bakkalına, manavına olan borçlarımızı ödeyemez olduk. Kiracı isek ev sahiplerine kiramızı veremez olduk. Çocuklarımızın okul masraflarını karşılayamaz hale geldik. Kredi kartlarına yaslandık; krizin sorumlusu olan ve sadece geçtiğimiz yıl, yani kriz ortamında milyarlarca dolar kâr elde ettiklerini açıklayan bankalar, bizi daha beter borçlandırdılar. Ne yapacağımızı şaşırmış halde Ramazan çadırlarına ve zenginlerin ya da hükümetle belediyelerin sadakalarına muhtaç hale getirildik.
Krizin sorumlusu biz değiliz, ama faturasını biz ödüyoruz! Bu nasıl bir düzen böyle? Her şey bu kadar mı patronlardan yana olur? Bütün hükümetler ve onların Meclis’te çıkardıkları yasalar bu kadar mı patronlara hizmet eder? Bizden toplanan paralardan ouşturulan işsizlik fonu bile herkesin gözleri önünde hiç sıkılmadan hükümetin talebi ve Cumhurbaşkanı’nın onayıyla patronlara devredildi. Bu nasıl bir yüzsüzlük ve utanmazlıktır. Büyük patronların işçilere bu kadar pervazsızlıkla saldırdıkları bir dönem oldu mu hiç? Amerikan emperyalizminin “iyi çocuğu” 12 Eylül paşaları bile bu kadarına cesaret edememişlerdi. Ama bu hükümet ediyor!
Krizi dünya büyük patronlarının aç gözlülüğü çıkardı, bizim büyük patronlar da tabii ki onları örnek alarak davrandılar ve davranmaya devam ediyorlar. İşte size kriz bahanesiyle Türkiye’nin her tarafında nelerin olduğunu gösteren bir basit örnek: Krizden önce Trakya-Çorlu’daki HEMA traktör fabrikasında yıllardır patrona alınteri satan 1500 işçi çalışıyordu. Kriz patlak verdiğinde bu işçilerin hepsi işten atıldı. Bugün aynı fabrikada gene 1500 işçi çalışıyor, şu farkla ki: bunlar başka işçiler! Yani krizi bahane eden patron şimdi bütün fabrikayı asgari ücrete bağlamış durumda. Gene kriz gerekçe gösterilerek yüzde “0” zammı kabul eden sendikalar olduğu gibi, toplu sözleşmeyi işçilerin varolan ücretlerini yüzde 30-40 oranında indirmeyi kabul ederek bağıtlayan sendikalar da oldu. Yine herkesin bildiği gibi yaklaşık olarak 1 milyon kayıtlı, ondan da daha fazla kayıt dışı işçi işten çıkarıldı.
Öte yandan özel banka çalışanı bütün personel diken üstünde oturuyor ve her an “acaba atıldım mı?” kaygısıyla yaşadığından artık en temel insani haklarından biri olan öğlen tatili hakkından bile vazgeçmiş durumda. Niye? Çünkü “24 saat açığız, personelimiz size hizmet etmek için öğle tatilinde simitle idare ediyor!” diyen banka patronundan korkuyor da ondan.
Oysa, “biz işçi sınıfıyız, bu bizi zerre kadar ilgilendirmediği halde, siz kâr edesiniz diye, size sattığımız emeğimizin karşılığı olarak, sizden insanca yaşamamızı sağlayacak bir ücret ve bu ücreti alacağımız işin güvencesini talep ediyoruz” diyerek harekete geçen biz emekçi örgütleri ve onların yandaşları olarak oluşturmuş olduğumuz “İŞTEN ATMAK YASAKLANSIN KOMİTESİ” şu andan itibaren Türkiye çapında “İşten Atmak Yasaklansın! Herkese İş!” şiarıyla bir imza kampanyasını başlatmış bulunmaktadır. Bundan sonra da bu yolda mücadele edecek her işçi örgütünün katılımına açık olan bu komitenin hedefi 2009 yılının sonuna kadar geçecek olan süre içinde yukarıdaki talep doğrultusunda bir yasanın çıkartılması için mücadele etmek ve böyle bir yasanın imzalarını mümkün olduğunca kitlesel bir katılımla Ankara’ya ulaştırmak olacaktır. Komiteye katılan sendikalar aşağıdaki metni bütün üyelerine imzalatmayı taahhüt etmiş bulunmaktadırlar. Komite işçi sendikalarının yanı sıra her il, ilçe, belde, mahalle ve köyde “İşten Atmak Yasaklansın Komiteleri”ni oluşturmayı ve bu komitelerin ülke çapında biraraya getirilmesini sağlamayı hedeflemektedir. Sendikalı-sendikasız bütün işçileri, bütün kamu çalışanlarını, bütün banka ve sigorta çalışanlarını, bütün kadınları, emeklileri, işsizleri, gençleri ve yoksul köylülerle çiftçileri bu kampanyaya destek vermeye ve bölgelerinde kampanyanın komitelerini oluşturmaya davet ediyoruz.
İŞTEN ATMAK YASAKLANSIN KOMİTESİ
İŞTEN ATMAK YASAKLANSIN, İŞSİZE İŞ
“Kriz bahanesiyle milyonlarca kişinin işten atıldığı, her beş kişiden birinin işsiz olduğu, halen çalışanların da atılma tehdidi altında bulunduğu bir ülkede yaşıyoruz. Artık susmayacağız. Biz aşağıda imzası bulunanlar işten atmaların yasaklanması için TBMM’nin en kısa zamanda yasa çıkarmasını ve işsizlere yeni iş olanaklarının yaratılmasını istiyor, bu konuda her türlü mücadeleyi destekleyeceğimizi beyan ediyoruz.”
Petrol-İş, Tek Gıda-İş, Kristal-İş, Deri-İş, Hava-İş, Birleşik Metal-İş, Genel Maden-İş, Selüloz-İş, Teksif, Batis, KESK İstanbul Şubeler Platformu, DBH, ÖDP, İKP, DİP Girişimi, Sodap, Ekmek ve Özgürlük Dergisi, ÜRÜN Sosyalist Dergi, Sosyalist Parti