Türk-İş 21. olağan genel kurulu 08-11 Aralık’ta gerçekleşti. Genel başkanlık seçimi Türk-İş’te bir önceki dönem başkanlık yapan Mustafa Kumlu ve ona rakip olan Sendikal Güç Birliği Platformu’nun (SGPB) başkan adayı Mustafa Öztaşkın arasında yapıldı. Yapılan genel kurul sonucunda, 362 delegenin oy kullandığı seçimde 223 oyla Mustafa Kumlu genel başkanlığa tekrar seçildi. Güç Birliği Platformu’nun başkan adayı Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın ise 127 oy aldı. Geçersiz oy sayısı ise 12.
Genel kurulun ilk gününe parti temsilcileri de katıldı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a konuşma yapmaları için söz verildi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın konuşma yaptığı sırada Sendikal Güç Birliği Platformu’nu destekleyen delegeler pankart açarak, konuşmaları protesto ettiler.
Bozdağ’ın konuşmasını sloganlarla kestiler. “Tazminata uzanan eller kırılsın!”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!”, “Hükümet yasanı al başına çal!”, “İşçiler birleşin iktidara yerleşin!”, “Zam, zulüm, işkence işte AKP!”, Kahrolsun işçi düşmanları!” salonda sık sık tekrarlandı.
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu kürsüye geldiğinde de aynı şekilde, “Suskun Türk-İş istemiyoruz!” sloganıyla protesto edildi. Kumlu konuşmasında kıdem tazminatının kaldırılmasına izin vermeyeceklerini ve her siyasi partiye eşit mesafede olduklarını anlattı. Ayrıca Kumlu, Taksim’in kazanılmasında ve 1 Mayıs’ın resmi tatil ilan edilmesinde “paylarının” olduğunu da ifade etti. Bu konuşmalar esnasında Sendikal Güç Birliği bileşenleri tarafından sık sık “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek!”, “Hükümet 4-C’yi al başına çal!”, “Türk İş yüzünü işçiye dön!”, “Suskun Türk İş istemiyoruz!”, “Türk-İş’te değişim olacak, başka yolu yok!”, “Tazminatlar gidiyor, Türk-İş susuyor!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganları atıldı. Böylece genel kurulun ilk gününde, AKP hükümeti ve Türk-İş yönetimine yönelik protestolar damgasını vurmuş oldu.
Seçimlerin sonucunda Mustafa Kumlu yeniden Genel Başkanlığa gelse de düzen parti temsilcilerinin ve Türk-İş yönetimindekilerin bu şekilde protesto edilmesi Türk-İş içersinde artık bir şeylerin eskisi gibi gitmeyeceğinin kanıtıdır. Bu durum Sendikal Güç Birliği Platformu’nun (SGBP) seçimde yenilmiş olsa da kararlılığının bir göstergesidir.
1 Temmuzdan itibaren yaklaşık altı aydır bir araya gelen ve çalışma yürüten Sendikal Güç Birliği Platformunu (SGBP) oluşturan 10 sendika, işçi sınıfının yanında olmayan Türk-İş yönetimine karşı ortak bir muhalif güç olduklarını göstermiş oldular. Genel Kurul’da işçilerden ve sınıftan yana kararların alınmasını sağladılar.
Türk-İş Genel Kurulu’nda;
– Kıdem tazminatına dokunulması durumunda genel grev yapılması,
– Deri-İş üyesi işçilerin sürdürdüğü Kampana ve Savranoğlu direnişlerine destek verilmesi,
– Ayrıca tutuklu bulunan 60’ın üzerinde gazetecinin, yazarın ve bilim insanının serbest bırakılması alınan önemli kararlar arasındaydı.
Türk-İş Genel kurulunda alınan 30 kadar oyun Sendikal Güç Birliği bileşenlerinin dışından olması, alınan kararlarda platformun etkisinin olması Türk-İş’in içersinde olumlu bir adımın atıldığını gösteriyor.