TEKEL işçileri, 2 Temmuz Cuma günü saat 08.30 civarında 50 kişilik temsili bir grupla yeniden Ankara’ya geldi. Sabahın erken saatlerinde çeşitli illerden Ankara’ya gelen Tekel işçileri, Türk-İş Genel Merkezi’nde yöneticilerle görüşmek istedi. Ancak bina içerisinde kendilerini bekleyen çevik kuvvet tarafından darp edilen işçiler Türk-İş içerisinden yaka paça dışarı atıldı. Bazı işçilerin gözaltına alındığı müdahale sonrasında, Türk-İş önünde yeniden toplanıldı. Gözaltıların serbest bırakılması yönündeki baskı sonucu işçiler bırakıldı.

Ardından basın açıklaması yapan işçiler; sabah karşılaştıkları muamelenin sorumlusu olarak Türk-İş’i gösterdiler; özlük haklarını kazanana kadar mücadeleyi bitirmeyeceklerini ve Ankara’da kalacaklarını belirttiler.

TEKEL işçilerinin Türk-İş önünde yaptığı açıklama aşağıdadır;

BASINA VE KAMUOYUNA

İnsanca yaşam, güvenli bir gelecek için Ankara’dayız. “Herkese iş, iş güvencesi, yeterli ücret, sigorta ve sendika hakkı!”, “Taşeronlaşmaya, 4-C’ye ve esnek çalışmaya hayır!” diyoruz.

Değerli basın emekçileri,

TEKEL işçileri ve Türk-İş üyeleri bu sabah saat 08.30 itibariyle sendika yetkilileriyle işçilerin sorunlarını görüşüp, taleplerini iletmek istediler. Demokratik bir hakkı kullanmak isteyen işçiler, sendika yöneticileriyle görüşme istekleri, emniyet yetkilileri tarafından darp edilerek engellendi. Gözaltına alındılar. Gösterilen tepki sonucu gözaltılar serbest bırakıldı.

Polisin bu tutumunu kınıyoruz. Bu saldırı, sendikal hak ve özgürlüklerimize, Türk-İş’e, işçi sınıfına yöneliktir; AKP hükümetinin emriyle gerçekleşmiştir. Öfkeliyiz, şiddetle kınıyoruz. Baskıların bizi yıldıramayacağını ilan ediyoruz.

Değerli basın emekçileri,

78 gün Ankara’da haklarımızı aradık, direndik. Bu mücadele sonuç alınıncaya karar devam edecek dedik, mücadelemize devam ediyoruz. Bu mücadeleyi bütün engellemeler rağmen büyüterek sürdürmeye kararlıyız.

İşçiler ne istiyor?

İş istiyor.

İş güvencesi istiyor.

Yeterli ücret istiyor. Asgari ücretin 4 kişilik aile için belirlenmesini istiyoruz.

Sigortasız işçi kalmasın istiyor.

Sendikal haklara yönelik baskılara son verilsin istiyor.

Başta silikozis hastalığıyla yaşam kavgası veren kot kumlama işçileri olmak üzere, tersanelerden inşaatlara kadar herkese iş güvenliği istiyor.

Güvenli bir gelecek için 4-C’li çalışma düzenine, esnek çalışmaya, taşeronlaşmaya son verilsin istiyoruz.

AKP hükümetini uyarmak ve acil taleplerimiz için sendikamımz Türk-İş’in daha etkin, kararlı ve mücadeleci bir çizgi izlemesini talep etmek için Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen başta Tekel olmak üzere Türk-İş’e üye işçiler olarak, sendikamızdan kararlılık belirten bir söz ve uygulama beklediğimizi ifade etmek isteriz. Bu sesimize kulak vermesi gereken Türk-İş yönetimi ve Mustafa Kumlu karşımıza 1 ve 2 Nisan’da olduğu gibi yine polisleri çıkarttı ve saldırttı.

Yukarıda ifade ettiğimiz acil taleplerimizin bütün işçilerin talepleri olduğunu biliyoruz. Haklarımızı almak için mücadeleye kararlıyız.

İşçileri darp eden emniyet yetkilileri tespit edilip haklarında soruşturma açılmadan, taleplerimizle ilgili söz ve uygulama kararı almadan eylemlerimize son vermeyeceğiz.

Türk-İş üyesi işçiler