1970’li yılların başında Türkiye ve Bulgaristan arasında yapılan ikili anlaşmalar sonucunda, ailesi ile Bursa’ya geldi.

Recep, genç yaşta İpsan işyerinde işbaşı yaptı. Bu yıllarda Bursa hızla bir sanayi kenti olmaya başlamıştı. Sendikal mücadele gelişiyordu.

Recep, gelişen sendikal mücadelenin içinde eşi ile birlikte yer aldı. DİSK Tesktil içersinde fabrika temsilcisi seçildi. Bu mücadelesi 1979 yılına kadar sürdü.

1979 yılı işini terk etmek zorunda kaldı ve ailece İzmit’e yerleşti. Gebze’de Maden-İş sendikasında örgütlü Nasaş Alimünyum’da işbaşı yaptı. 1996’ya kadar 17 yıl çalıştı. Emekli olduğunda tekrar Bursa’ya döndü.

Başlatılan likidasyon sürecine hep karşı durdu. Kendisini yetiştiren “yönetici” kadrolara ağır eleştirel yöneltti. Geleneği ayağa kaldırmak için yapılan çalışmalara destek verdi.

O, ilerici genç bir işçi olarak katıldığı işçi sınıfının kurtuluşu mücadelesinde siyasal boyutlarda da görevler alarak, sınıf partisinin kızıl bayrağını onurla taşıdı.

Anısı kavgamızda yaşayacak.