Emek Platformu’nun aldığı karar doğrultusunda yapılan iş bırakma eylemleri sokaklara taştı. Bugün (14 Mart 08, Cuma) İstanbul’da, Emek Platformu’nun İstanbul bileşenleri ve Herkese Sağlık, Güvenceli Yaşam Platformu’nun kararıyla Saraçhane’de kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi.

Hayat durduruldu!
Sabah 09.30’dan itibaren birçok iş kolunda kademeli olarak iş bırakılmaya başlandı. Otobüsler iş yavaşlattı. Ulaşımda ciddi anlamda sorun yaşandı. Okullarda eğitim-öğretim yapılamadı, hastanelerde acil servisler dışında hasta kabul edilmedi, uçak ve tren seferleri rötarlı yapılabildi…

İşçiler sokağa SSGSS çöpe!
Binlerce işçi, emekçi saatler 11.00’i gösterdiğinde, daha önce kararlaştırıldığı gibi, Cerrahpaşa Hastanesi’nin önünde toplandı. Yürüyüş yolları trafiğe kapayarak Cerrahpaşa Caddesi üzerinden Millet Caddesi’ne çıkılıp, oradan Saraçhaneye gidilerek gerçekleştirildi. Yol boyunca susmak bilmeyen binlerce emekçi ellerindeki dövizleri ve bayraklarıyla halkın yoğun ilgisini çekti. Yol boyunca insanlar alkışlarla attığımız sloganlara katılarak desteklerini gösterdiler. Yürüyüş kolunda Birlik Dayanışma Hareketi emekçileri de dövizleriyle yerlerini aldı. Ayrıca alanda Birlik Dayanışma Hareketi adına bir de bildiri dağıtıldı.

İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
İş, ekmek yoksa, barış da yok!
Yaşasın sınıf dayanışması!

Alanda dağıtılan bildiri metni aşağıdadır:

İşçiler, kardeşler!
ABD emperyalizmi taşeronu AKP iktidarı eliyle uyguladığı politikalarla ülkemizi sömürgeleştirmeye,
halkımızı köleleştirmeye devam ediyor. Her gün parlamentodan çıkarmaya
çalıştığı işçi ve emekçi düşmanı yasalarla yaşamı bize zehir etmeye çalışıyor.
Daha dün bizlerin alınteri ile oluşan kamu kuruluşlarını yerli ve yabancı para babalarına
peşkeş çeken AKP iktidarı, özelleştirmelerden dolayı işsiz kalan binlerce emekçinin
açlık ve sefaletine yenilerini eklemek için uygulamaya soktuğu Deli Dumrul yasasıları
ile (yeni vergi düzenlemeleriyle) yetinecek gibi görünmüyor. Anlaşılan o ki, açlık sınırının
715 ytl yoksulluk sınırının 2.400 civarında işsizliğin 15 milyon civarında olduğu
ülkemizde sermaye yanlısı yeni yasalarla (SSGSS yasası) geleceğimizi tümden ortadan
kaldırmak istiyor. Söz konusu bu yasayla Kürdüyle, Türküyle, işçisiyle, memuruyla biz
tüm çalışanları emeklilik hakkından tamamen mahrum etmeye, sağlığı tamamen paralı
yapmaya çalışıyor. Yazılı ve görsel basında gözümüzün içine bakarak yalan söyleyen
siyasi iktidarın sözcüleri bununla da yetinecek gibi görünmüyor. Bunun arkasından eğitimin
tamamen paralı hale getirilmesi, kıdem tazminatlarımızın ortadan kaldırılmasını
hedefliyorlar.

Kardeşler,
Daha öncekilerde olduğu gibi dünümüzü, bugünümüzü, yarınımızı ilgilendiren tüm bu
saldırılar karşısında iş yerlerimizden başlayarak oturduğumuz yerlere kadar güçlerimizi
birleştirip seslerimizi yükseltmezsek, bugün olduğu gibi örgütlü bir tepki ve mücadele
vermezsek bu saldırıların önüne geçemeyiz. Çünkü tarihten de örnekleriyle biliyoruz ki
ülkemizdeki sermaye yanlısı iktidarların bu ve benzeri yürüttükleri saldırılar karşısında
tek tek ve değişik düzen partilerinin arkasına takılarak bu saldırılar durdurulamaz, elde
ettiğimiz haklar korunamaz. Sömürü, soygun ve yağmacılığa dayanan bu düzende tüm
haklarımızı elde etmenin korumanın ve geliştirmenin yolu kendi gücümüzün bilincine
varmaktan geçer. Yani biz işçilerin tüm bu saldırı yasaları başta olmak üzere sömürüye,
işsizliğe, açlığa, sefalete karşı örgütlenerek birlik ve dayanışmamızı yükseltmemizden
geçer. Haydi, birlik ve dayanışmaya!

İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Yaşasın sınıf dayanışmamız!
SSGSS’ye geçit yok!
Herkese parasız sağlık, parasız eğitim!
Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez!


BİRLİK DAYANIŞMA HAREKETİ