Hatırlayacağınız üzere, Ekim ayı içerisinde, Kocaeli Sanayi Odasının işlettiği Bizimköy Engelliler Üretim Merkezin’de kötü çalışma koşullarına karşı eylem yapan ve zam talebinde bulunan 18’i engelli 20 işçi işten atılmıştı. İşten atılan engelli işçiler bu haksızlığa karşı birlikte hareket etmiş, birçok eylem gerçekleştirmişti.

Eylemlerin yanı sıra bir taraftan da, engelli işçilerden 18’i işlerine dönmek için işe iade davası açmışlardı. Kocaeli İş mahkemesinde 08.10.2010 tarihinde yapılan ilk duruşmada taraflar dinlenmişti. Taraflardan birinin verdiği (engelli işçilerden) ifade şu şekildeydi;

“Olayların yaşandığı tarihlerde senelik izindeydim. Arkadaşlar iş yerinde bazı olayların yaşandığını söyleyince, ben de neler olduğunu görmek için geldim. İşten atılan işçilerin ikisi hariç hepsi engellidir. İşyerinde yaşanan haksızlıklar var. Herkesin engeline göre çalışması gerekirken, bir bölümü değiştiriliyor ve başka bölümlere verilebiliyor. Benim de kolumda ve kalbimde engel var. Daha önce teksildeydim. Ancak mantar bölümüne verildim. 25 kiloluk kasa kaldırmak zorunda kalıyorum. Arkadaşlar maaşlarını gününde alamadıkları, engellerine göre iş verilmediği ve zam yapılmadığı için toplandılar. İlk gün sorunların çözüleceği söylendi. İkinci gün ise müdür gelip konuştu. Sonra bu arkadaşlara cafe de beklemelerini söyledi. O esnada noter gelerek tespitte bulundu ve bir gün sonra işten atıldık.”

İlk duruşmadaki bu ifadelerden sonra mahkeme 4 Kasım’a ertelenmişti.

04.11.2010’da gerçekleştirilen ikinci duruşmada ise, dava karara bağlandı. Mahkeme işten atılan engelli işçileri haksız bularak, işe iadelerini reddetti. Bunun üzerine engelli işçilerin avukatı buna itiraz edeceklerini belirtti.

Yine hatırlayacağımız üzere, Anayasa değişiklik paketinde engellilerle ilgili değişiklik yapılmıştı. Bu değişiklikte, “Engellilerin korunması, himaye edilmesi gereken kişiler arasında sayılmaktadır.” maddesi yer almaktaydı.

Oysa ki engellilerin korunmaya ihtiyacı yok. Onlar sadece toplumun geri kalan kesimiyle eşit hak ve olanaklara sahip olmak istiyor. Fakat sermaye sahipleri ne yazık ki bunu bile çok görebiliyor.

Sadece insanca yaşamak, haklarına sahip çıkmak için mücadele eden engelli işçilerin bu hak gaspının gerçekleşmesine neden olan yargıyı ve hukuk yapısını kınıyoruz.

Birlik Dayanışma Hareketi olarak, kendi anayasalarına dahi uymayan sermaye sahiplerini kınıyor, asıl engellilerin kimler olduğunu hatırlatmakta da fayda olduğunu düşünüyoruz.

İşten atılan engelli işçiler tarafından açılan işe iade davası sonuçlandı